İnsanların ya da toplumların duygusal arayışları zaman zaman değişiklik gösterse de samimiyet muhtemelen her zaman insanların hissetmek isteyeceği bir duygu olacak. Samimiyet yani herhangi bir çıkar ya da amaç olmadan başka bir insanla kurulan iletişim.

Beraber boş bir kafayla eğlenebilmek, doğal tepkiler verebilmek ya da sevmediğimiz bir şeye dürüstçe sevmedim diyebilmek. Samimiyet yani hayır demek istediğimize hayır diyebilmek, bir tartışma olduğu zaman o tartışmada dürüstçe kendini ifade edebilmek. Yalana gerek yok çünkü samimiyet var. Rol yapmaya gerek yok çünkü samimiyet var.

Böyle düşününce insanın yüreği ferahlıyor. Samimi bir insanın duvarlarını kaldırıp kendisini olduğu gibi, içinden geldiği gibi ifade edebileceği bir ortam. Ama samimiyet aynı zamanda ulaşılması en zor sosyal ve duygusal koşullardan birisi. Çünkü insanların samimi oldukları an aslında manevi olarak en savunmasız oldukları anlardır.