Bir insan düşünün ki hayatı boyunca hiç yorulmamış, hiç zorlanmamış, hiç dert tasa görmemiş bir insan olsun. Sizce böyle bir şey mümkün müdür, değil midir? İşin gerçeğine bakacak olursak, böyle bir şey aslında mümkün değildir. Peki böyle bir şey neden mümkün değildir? Bunun aslında mümkün olmamasını sağlayan şey insan doğasının bizzat kendisidir. Yani insan doğası en dertsiz veya kötü olmayan iyi zamanlarda bile kendisine dert yaratabilme potansiyeline sahiptir. Ama bu dert yaratabilme potansiyeli aslında insanın isteyerek, bilerek kendine yarattığı bir dert değildir. Bu, insanın kendini rahata alıştırması ve sonunda içinde bulunduğu rahatlıkta da kendisine dert olabilecek ufak tefek zorluklarla karşılaşması ile ilgilidir. Durumu açıklamak için şöyle bir şey yapabiliriz.
Diyelim ki hayata karşı zor şartlar altında yaşayan birisini düşünelim. Bir de hayata karşı daha rahatlık içerisinde yaşayabilen bir insanı düşünelim. Bu iki insan için de hayatın zorlukları birbirinden farklıdır ve zor şartlarda olan insan için hayat muhtemelen daha ağır zorluklar hazırlamıştır. Ama zor şartlarda olan insan bu zorluklara adapte olup, zor şartların getirdiği dertlerle uğraşırken, kolaylık içinde olan insan ise kendi içinde bulunduğu kolaylığın getirdiği rahatlık içerisinde aslında gitgide zayıflayan bir hale bürünüp, sonunda içinde bulunduğu kolaylıkta da ortaya çıkan küçük problemleri kendisi için büyük bir dert haline getirebilir ve böylece insan kaçınılmaz olarak aslında bir dert sahibi olmuş olur, sıkıntı yaşamış olur.
İnsan zorluklara adapte olduğu gibi kolaylığa da adapte olabildiği için kendisine kaçınılmaz olarak buradan bir dert yaratacaktır. Bir diğer unsur ise aslında hayatın bizzat kendisinin getirebileceği zorluklar olabilir. Örneğin bir insanın eğer daha önce hayatında hiçbir hastalığa yakalanmamışsa en ufak bir hastalık anında bile çok şiddetli bir hastalık süreci geçireceğini söyleyebiliriz. Bu aslında hastalık açısından kolay bir hayat yaşamış bir insanın bir anda hayatının zorlaşması anlamına gelebilir. Veya bu kolaylık ve zorluk arasındaki ilişkiyi hayatın getirebileceği başka durumlarda da kurabiliriz. Ani değişimler ki hayat her zaman için kaotiktir ve ani değişimlere açıktır insanı zor duruma sürükleyebilir ve insandan insana da zorluk derecesi değişebilir. Kimi insan için yaşanan zorluk küçükken aynı zorluk başka bir insan için büyük olabilir ve böylece insan yine kendisine bir dert edinmiş olur. Çünkü hayatında herhangi bir şeyi zorluğunu yaşamamış bir insan o konunun zorluğu geldiğinde muhtemelen bocalayacaktır ve er ya da geç insan hayatı boyunca aslında pek çok farklı konu ve durumla yüzleşecektir. Ve hayatı boyunca her türlü kavram ve duruma hazırlıklı olmayan insan illaki birkaç tanesinde zorluk yaşayacaktır. İşte bu sebepten dolayı da insanın hayatı boyunca zorluk yaşamadan hayatını devam ettirmesi pek de mümkün gözükmemektedir. Bir rahatlığa alışabilmek ikincisi de hayatın getirebileceği her şeye karşı insanın hazırlanacak zamanının veya farkındalığının olmaması böyle yaratılmamış olması her insanın bir gün bir şekilde dertli bir duruma düşeceği gerçeğini değiştirmez. Yani hepimiz kaçınılmaz olarak yorulacağız. Bu yorgunluğu atlatmak için mücadele vermek bizim elimizde.
kaptanfilozof06
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız