Bir şeyi hak etmek, istediğimiz bir şeye ulaşmak veya bir sürü çalışmanın sonucunda bir yerlerde olma isteği. Kısacası bir şeyleri hak ettiğimizi düşünmek veya hak ettiğimiz şeyleri alma isteği. Ancak hak etmek tam olarak nasıl olur? Bunu pek çok insan bilmiyor olabilir. Yani hak etmenin gerçeği nedir? Ne yaptığımız zaman bir şeylere sahip olmayı hak etmiş oluruz veya bir şeyleri başarmayı hak etmiş oluruz? Bu aslında iki türde ayrılabilir. Birincisi, tamamen kendi inisiyatifimizde olan olayları hak etmek. İkincisi ise kendi inisiyatifimizde olmayan olayları hak etmek. Kendi inisiyatifimizde olmayan olaylar ise başka insanların da etkisinin olduğu, etkileyebildiği, içinde rekabetin ve çarpışmanın olduğu kavramlar. Bir yarışmada kazanmak veya çok fazla insanın istediği bir şeye sahip olabilmek gibi.

İlk başta kendi inisiyatifimizde olan olayları hak etmekle başlayabiliriz. Yani bir sınavdan başarılı olmak istiyorsunuz ve bu sınavdan başarılı olmak için çok çalıştığınızı düşünelim. Burada genellikle inisiyatif sizin elinizdedir. Sınava çalışan da sizsiniz, sınava girecek olan da sizsiniz. Sadece sınav başkaları tarafından kontrol edilecek ama bu kontrolü de genellikle tarafsız bir kurum yapar. Ve siz hak ettiğiniz puanı almış olursunuz. Tabi puanı almak sizin o puanı kullanabileceğiniz anlamına gelmeyebilir. Ama sonuçta bir puan almış olursunuz. Burası sizin inisiyatifiniz elinizdedir. Ama o puanı aldıktan sonra nereye gireceğiniz, nerede olacağınız işte o başkalarının elindedir. Siz o puanı almayı hak etmiş olabilirsiniz ama o puanın getirilerini almayı hak etmemiş olabilirsiniz. Burada başka insanların da işin içinde olduğu olayları nasıl hak edebiliriz diye kendimize sorarsak karşımıza güç, çevre gibi kavramlar çıkacaktır.

Evet, hayatta bir yerlerde olmayı hak etmek aslında ne yazık ki sizin gösterdiğiniz bireysel çabadan çok gücünüz ve çevrenizle ilgilidir. Bugün liyakatsizlik ve insan kayırma gibi kavramlar ne yazık ki dünyanın pek çok yerinde kendini göstermiş durumda. İşte tam da bu sebepten dolayı gücünüz ve çevreniz yoksa bugün istediğiniz her yerde veya hak ettiğiniz her yerde olamayabilirsiniz. Kendi bireysel çabanızla bir yerlere gelme şansınız çok yüksek, bir şeyler yapma şansınız çok yüksek ama tam da istediğiniz şey olmayabilir. Ama bir şeyler yapmış olursunuz sonuç olarak. İşte hak etmenin gerçeği bireysel çabanın ve çalışmanın da yanında ne yazık ki sahip olduğunuz güç ve çevre ile de doğrudan ilişkili bir konudur.