Gerek bireysel gerekse toplumsal anlamda başımıza gelen bunca talihsiz diyebileceğimiz olay veya kötü diyebileceğimiz olayların arkasında genellikle başkalarının hatalarını veya kusurlarını arayabiliriz. Aslında toplumsal olarak konuya baktığımız zaman gerek kendi gerekse başkalarının hatalarının olduğunu görebiliriz. Kendi hayatımıza baktığımız zaman ise kendi hatalarımız olduğunu görebiliriz. Ancak bazı durumlarda o an hata yapmasak bile geçmişte yaptığımız bir hata her şeyin mahvolmasına sebep olabilir. İşte ihmaller de tam olarak böyle bir etki yaratır. 

Yani bir felaketin ortaya çıkmasında etkili olan yegane şey ihmaller bütündür aslında. İhmaller aslında küçük gibi görünen ama felaketin oluşmasında ve büyümesinde son derece etkili olan olaylardır. Belki bir prizin açıp da bırakılması, belki bir tamir işlemi sırasında gözden kaçırılan veya es geçiren bir olay, bir ihmal ileride çok daha büyük bir felakete sebep olabilir. Bu konuya bir örnek vermek gerekirse, diyelim ki bir iş yerinin tüm yangın önlemlerini almak için harekete geçtiğini düşünelim. Tüm personeli bu konuda bilgilendirip, eğitip, yangın tüplerine ve ilk yardım malzemelerini belirli yerlere dağıttığını düşünelim. Ancak bir yangın çektiğinde, yangını söndürmek için kullanılmak istenilen yangın tüpünün o an çalışmadığını düşünün. 

Bu olabilecek bir şey. Çünkü eğer bir yangın tüpü kontrol edilmez ve belli bir süre açılmadan beklerse, o yangın tüpü çalışmayabiliyor. Yani ufak gibi görünen bir ihmal, çalıştığı düşünülen veya çalışmayacağı bilinmeyen bir yangın tüpünün oraya konması, belki de bir yangının daha fazla büyümesine bir felakete sebep olabiliyor. Yani hem cehalet hem de tembellik ihmalleri doğuruyor ve bu ihmaller de bizim açımızdan çok daha büyük felaketlere sebep olabiliyor. Geldiğimiz son noktada ise son derece farklı bir durumdayız. Çünkü aslında dünyanın geneline baktığımız zaman bitmeyen ihmallerle dolu bir dünyada yaşıyoruz. Pek çok insan aslında ne yaptığını bilmiyor veya bilse bile umursamıyor ve ihmaller bitmiyor.