Her insan kendisi açısından yaşadıkça aslında bir yaşam şartı oluşturur veya bu kendiliğinden oluşur. Bu yaşam şartı, örneğin, bir aile içinde mi, aile ortamında mı yaşıyorsunuz, yoksa yalnız mı yaşıyorsunuz veya çok sosyal biri misiniz, dışarıda çok dolaşıyor musunuz insanlarla veya daha sosyal olmayan bir yaşam tarzı mı seçiyorsunuz gibi alışkanlıklar ve yaşam tarzı dizisi oluşturur. Bu bir birey için yaşam tarzıdır aslında. İçine her türlü sosyal ve ekonomik şartı koyabilirsiniz. Ancak bazı durumlarda öyle şeyler olur ki bu şartlar değişebilir. 

 

Tabi bu şartların değişmesi genellikle çıkış ve atış anlarında yavaş olurken düşüş anlarında bir anda olabilir. Bu ne yazık ki bir doğa kanunu gibidir. Şartları iyileştirmek her zaman için daha zordur ama şartları kötü hale getirmek, zorlaştırmak her zaman daha kolaydır. Şartların kötü hale gelmesi bir anda aniden olurken yani çöküşler bir anda olurken şartların iyileşmesi ve daha iyi bir yaşama doğru ilerlemek her zaman için daha zor ve daha yavaş bir süreç olacaktır.

Tabi istisnai bazı durumlar da olabilir. Bir anda şartlar iyiye de gidebilir veya şartlar yavaş yavaş kötüye de gidebilir. Burada kritik olan durum aslında şartların hızlı değiştiği zamanlardır. Genellikle insanın yaşam şartları aniden hızlı bir şekilde değiştiğinde İnsanlar bu konuda çok büyük problemler yaşayabilirler. Şartların sadece kötüye gitmesi değil, iyiye gitmesi de insanlar için büyük problemler oluşturabilir. Ve iyiye giden şartlarda da, kötüye giden şartlarda da insanlar kendilerini kaybedebilirler. 

 

"Ne oldum delisi" diye bir laf vardır. İşte bu laf aslında tam da böyle durumlar için söylenir. Bir insan varsayalım ki çok yoksulken bir anda zengin bir hale geldi. Bir miras kalmış olsun. Daha önce zenginliği hiç görmemiş olan bir insan yoksul bir kültürde, yoksul bir çevrede büyümüş olan bu insan bir anda zengin olmanın yarattığı havayla davranışlarında bile inanılmaz değişimler yaşanabilir. Ani yaşam şartı değişiklikleri insanların karakterlerini bile etkileyebilir. Aynı şey kötü yaşam koşulları için de geçerlidir.

Örneğin iyi şartlarda yaşayan bir insan, aniden kötü şartlarda yaşamaya başladığında, davranışlarında olağanüstü değişimler görebilirsiniz. Neşeli olduğunu düşündüğünüz veya huzurlu olduğunu düşündüğünüz bir insan, bir anda kaba, sinirli, huzursuz ve mutsuz bir tipe dönüşebilir. Sadece yaşam şartları değiştiği için, aniden değiştiği için aslında değişen yaşam şartları insanların diğer yüzlerini de görmemizi sağlar. Belki buna gerçek yüzleri de diyebilirsiniz. 

 

İyi şartlarda insanlar genellikle güler yüzlerini gösterirlerken, kötü şartlarda olumsuz yüzlerini de gösterirler. Bu ne yazık ki kaçınılmaz bir durumdur. Pek çok birey aslında karakterini dışsal faktörlere bağlı oturtabildiği için faktörler ve şartlar değiştiğinde insanların da değiştiğini görebiliriz. Bu aynı zamanda iç güdülerle de ilgilidir. Ahlaklı olduğunu düşündüğünüz bir insanı alıp açlığın ve yokluğun pençesine koyarsanız, o insanın tüm ahlakını ve tüm erdemlerini hayatta kalmak uğruna kaybettiğini bile görebilirsiniz. Çünkü önemli olan şey hayatta kalmaktır. Aniden değişen şartlar insanları kritik bir şekilde değiştirebilir.