İlk defa 1903’te tıp dalında Nobel Ödülü alan Rus bilim insanı İlya Meçnikov tarafından kullanılan gerontoloji kavramı, yaşlanmanın ve yaşlılığın bilimi anlamına gelmektedir.

Bu hayatta kaçınılmaz olan bir şey var ise o da yaşlanmaktır. Çevrenizdekiler, kendiniz, bütün canlılar, gezegenler... Her şey yaşlanmaktadır. Binlerce yıldan beri ölümsüzlük iksiri bulunmaya çalışılmış, yaşlanma konusunda filozoflar düşüncelerini paylaşmıştır... Modern zamana gelecek olursak da Birinci Dünya Savaşı sonrası dönemde öncelikle yaşlanmanın biyolojik boyutları incelenmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşlanmanın sosyal ve psikolojik boyutlarının incelenmesine öncelik verilmiştir. Bugün sosyal, psikolojik, biyolojik ve tıbbi perspektiflerin yanı sıra, yaşlanma olgusu aynı zamanda felsefi, kültürel, tarihsel, teolojik ve ekolojik olmak üzere daha pek çok düzlemde araştırılmaktadır. Gerontososyoloji, Gerontopsikoloji, Gerontopsikiyatri gibi yeni bilim kolları ortaya da çıkmıştır. Farklı bilim kolları, kendi alanlarında ve kendi yöntemleriyle yaşlanma olgusunu inceleyip açıklamaya çalışmaktadır.

Gerontoloji, bu bilgilerden hareket ederek, yaşlanma süreçlerine müdahale edebilmenin yollarını aramaktadır. Bu yüzden bilimler arası bilim dalı olarak kendini tanımlamaktadır.

Özellikle gerontolojinin yaşlıların yaşam koşullarını iyileştirme hedefi bulunmaktadır.

Ne kadar önemli bir bilim dalı anlamış olduğumuza göre, yüksek sesle:

21 KASIM DÜNYA GERONTOLOJİ GÜNÜ KUTLU OLSUN!

kaynak: 1