Takıntılara sahip olmak bir insanın başına gelebilecek en fena şeylerden birisidir. Çünkü takıntılara sahip olmak demek aslında bir insanın kendisine zayıflık yaratması demektir. Örneğin bir komutan düşünün. Bu komutanın ise savaş esnasında atları ileri sürmek gibi bir takıntısı olsun. Böyle bir komutanı savaş esnasında saldırıya zorlayacak olan rakibi bu komutanın ilk önceliğini süvari hücumuna vereceğini bilir ve buna göre bir tuzak hazırlayarak rakibini yenebilir.

Böyle bir durumda savaş kaybedilmiş olur. Yani takıntılar bir ulusa savaş bile kaybettirebilir. Takıntılar aynı zamanda bir insanın aklını körelterek tekdüze çalışmasına neden olabilir. Bu durumda karşılaşacağımız manzara ise zeka seciyesi düşmüş ve ufku daralmış bir insan olacaktır.

Bir de takıntılı bir insan bir şey öğrenmeye çalıştığında aldığı bilgileri sadece tek bir yönde kendisine geçirebilir. Başka türlü bir gelişim düşünmek son derece zor olur takıntılı bir insan için. Yani takıntı hem kişinin kendisini geliştirmesini engeller hem de sürekli olarak kaybetmesine neden olur.