Temmuz 04, 2025

Süreci Yaşamak

Anı yaşamak ya da anda kalmak, bunları eminim hayatımız boyunca her birimiz en azından birer kere duymuşuzdur. Bu terimin anlattığı şey kabaca bir anı yaşamak ve o anı yaşarken hayatımızdaki problemlerden, sıkıntılardan, dertlerden sıyrılmak, anda yaşanacak güzel bir şey varsa o anda kalmak, geleceği düşünmeden yaşamak, yarınlar yokmuş gibi yaşamak anlamında bir terimdir aslında. Bu terimin bize söylemek istediği budur. Bu terimin fikri ise aslında hayata karşı büyük ölçüde umursamazlığa dayanır.

 

Aslında bu fikrin temelinde hayata karşı bir isyan da vardır. Çünkü anı yaşamak günümüz topluluğuna kadar her zaman için planlı yaşayan, belli toplumsal kurallara uyarak yaşayan, biraz baskı altında diyebileceğimiz şekilde yaşayan, geleneksel toplumların bakış açısına karşı bir isyandır aslında. Bu tarz isyanları belli başlı müzik akımlarında gördük. Mesela rock'n'roll veya rap müzik bu tarz isyanlarla ilgiliydi. Ama onlar toplumun yaşayış biçiminden çok belli başlı toplumsal olaylara veya siyasi olaylara karşı gösterilen isyanlardı. Ancak ani yaşamak terimi çok daha farklı. Bu direkt insanların yaşayış biçimine karşı bir isyan aslında.

 

Tabi anı yaşamak terimi içinde şiddet içermiyor. Onun yerine gelenekleri umursamayarak, geleneksel yaşamı yok sayarak, içi boşaltılmış bir yaşam tarzı kurmayı hedefleyen ve aslında bunda günümüzde önemli ölçüde başaran bir yaklaşım. Bugün insanların yaşayış tarzına baktığımız zaman, geleneklerden son derece uzak, geleceği düşünmekten son derece uzak, plan yapmaktan son derece uzak, eğlenceye ve hedonizme odaklı, gerçekten de insanların tamamen anı yaşadıkları bir toplumsal bakış açısına gelmiş durumdayız. Bütün insanlar tabi ki de böyle değil ama toplumun önemli bir kısmı bu şekilde yaşamaya başladı. Tabi bunda ekonomik gelişmelerin ve siyasi gelişmelerin de önemli etkisi var. Ekonomik gelişmelerin kötüye gitmesi, insanların geleceği düşünüp tasarlamayı hedeflemektense anı yaşamayı hedeflemesine sebep oldu. Çünkü zaten geleceğe yönelik bir birikim yapmak imkansız hale geldi.

Süreci Yaşamak

Ancak anı yaşamak teriminin zararları da görülmeye başlandı. Anı yaşamak teriminin en büyük zararı, aslında insanın başından beri içinde var olduğu doğaya karşı, doğaya aykırı bir şekilde yaşamaya başlaması. Doğa yarınları düşünmeyenleri affetmez. Doğada her zaman için geleceğe yönelik adımlar atmak gerekir. Örneğin, bir aslan sürüsünün veya bir kurt sürüsünün avlanmak için harekete geçmesi, içgüdüsel olarak planlı hareket etmesi, aslında geleceğe yönelik bir davranıştır. Hayatta kalmak için mücadele ederler, gelecekte ölmemek için mücadele ederler ve o anı yaşayıp yerlerinde yatmaktansa kalkıp savaşırlar. Ancak anı yaşamak insanlara bu kimliklerini unutturdu. İnsanlar bir şeyler için mücadele etmektense artık sadece hayatlarını yaşamak istiyorlar ve bu doğanın kendisine aykırı. Bu durumun insan toplumlarında yarattığı krizi, niteliksiz, vasıfsız bir sürü boş insanın toplum içinde var olmasına sebep oldu.

 

Aslında kimse için geleneklere bağlı kalmayı veyahut da belli kalıplar içinde yaşamayı öneren birisi değilimdir. Bunu destekleyen birisi de değilimdir. Ancak insanların anı yaşarken kendi doğalarını unutmaları ve içinde yaşadıkları doğayı unutup kendilerine eğlence ve zevke kaptırmaları gelecekte büyük bir bedel ödemelerine sebep olacak. Çünkü vasıfsız olarak büyüyen ve yıllarını hiçbir şey yapmadan geçiren bunca insan yığını ileride toplumun önemli ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelecekler ve insanlar birbirinin sırtına yük olmaya başlayacak. Vasıfsızlar her zaman için vasıflıların sırtına yük olmuştur. Bugün çalışmayanların, niteliksiz olanların sayısı haddinden fazla. Pek çok insanın bir şeyler üretecek kapasitesi yok. Pek çok insanın elinin iş tutabileceği söylenemez. Pek çok insanın herhangi bir meslekte uzmanlaşabileceği söylenemez. Bunlara sebep olan yegane şey ise anı yaşamak kavramı oldu. Ne yazık ki öyle.

Süreci Yaşamak

İşte bu sebepten dolayı dönüp de toplumsal yapımıza, hatta dünyanın toplumsal yapısına bakıldığı zaman aslında, anı yaşamak teriminin ileride daha büyük zararlara sebep olacağı ve insanların mecburen süreci yaşamaya başlayacakları ortadadır. Peki süreci yaşamak tam olarak nasıl bir şeydir? Bu kavram aslında benim türettiğim bir kavram. Süreci yaşamak şöyle bir şeydir. Avlanan kurt veya aslan sürüsü örneğine geri dönersek, o kurt ve aslan sürüsü anı değil, süreci yaşayarak, ileride aç kalmamak adına harekete geçmiş ve bu süreç içerisinde kendilerini hayatta tutabilecek yiyeceği elde etmişlerdir. Bu yiyeceği elde ettikten sonra da daha da üreyip çoğalıp, genişlemişler ve yine avlanmışlardır. Aslında bu onlar için bir süreçtir. Avlanmak, üreyip çoğalmak, yine avlanmak, yine üreyip çoğalmak, ancak belli bir noktadan sonra yiyecek sıkıntısı çekip hayatlarını kaybederler ve sayıları yine azalır. Onların sayısı azalınca avlayabilecekleri hayvanların sayısı çoğalır ve bu süreç böylece devam eder. Doğal süreçleri bilip bu doğal süreçlere göre yaşamak aslında insanları doğanın realitelerine yaklaştıracak.

 

Doğanın realiteleri süreçlerden ibarettir. Bazıları çok uzun sürer, bazıları kısa sürer. Mesela dünyanın oluşumu da bir doğal süreçti ve milyarlarca yıl aldı. Ama yağmurun oluşması o da bir süreçtir ve birkaç yıl içinde tamamlanabilir. Deniz suyu buharlaşır. Buharlaşmış su karaya doğru hareket eder. Karaya gelen su buharı içeren bulutlar yağmura dönüşür. Karaya yağmur yağar. Tatlı su insanları ve hayvanları hayatta tutar, bitkileri de hayatta tutar. Bu tatlı su nehirleri aracılığıyla tekrar denize döner. Denize dönen su tekrar buharlaşır. Buharlaşan su tekrar karaya gelir. Tekrar yağmur olarak yağar ve bu süreç böylece devam eder. Doğada içilen su ise insanların, hayvanların ve bitkilerin vücutlarında depolanır. Bu canlılar hayatlarını kaybettikleri zaman içlerindeki su tekrar doğaya, toprağa karışır. Toprak da ya yerin altında birikir ya da tekrar denize döner ve tekrar buharlaşıp karaya gelir. 

 

Bu da aslında bir yağış döngüsü diyebileceğimiz bir şeydir. Doğa döngülerden ibarettir ve insanlar bu döngüleri anladıkça doğayla daha uyumlu yaşamayı öğrenebilirler. Böylece hata yapmaktan da büyük ölçüde kurtulmuş olurlar. Sonuca gelecek olursak ise, anı yaşama kavramı bugün geçmişe yönelik bir isyan olsa da, insanlığı çok da iyi bir noktaya getirdiği söylenemez. İnsanlık yaşadığı kısa sosyal süreçleri veyahut da uzun fark etmez sosyal süreçlere isyan etmektense, içerinde yaşadıkları doğayı anlamaya çalışırlarsa, çok daha isabetli ve uygun bir yaşam biçimi sürmüş olacaklardır. Doğa anı yaşamaz, süreci yaşar. İnsanların da süreci yaşarak hareket etmesi gerekir. Ama doğa belli kalıplara da bağlı kalmaz. Gelenekleri yoktur. İnançları yoktur. İnsanın da bu sebepten dolayı yüzlerce yıl boyunca aynı geleneklere ve inançlara bağlı kalmasına gerek yoktur. Ama anı yaşayarak da hayatını sağlıklı bir şekilde devam ettiremeyeceği ortadadır.

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Süreci Yaşamak

Süreci Yaşamak

Sevginin Muhtemel Kaynağı

Sevginin Muhtemel Kaynağı

Menfaatin Olası İçsel Kaynağı

Menfaatin Olası İçsel Kaynağı

İnsan ve Değişimi

İnsan ve Değişimi

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Süreci Yaşamak

probiyotik

Uyduda Yaşayabilmek Mümkün Mü?

bubble30
Nielawore

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun