İnsanlar aksini istese de, aksini düşünse de veya hayal etse de, filmler ve diziler bize aksini, tersini söylese de veya gösterse de, insan hayatının yarısı veya yarısından daha fazlası aslında genellikle ızdırap çekmekle geçer. Eğer hayata çok şanslı bir noktada başlamadıysanız, sizi hayatta güzel noktalara getirecek önemli yetenekleriniz yoksa, buna iyi bir dış görünüşü, güzelliği, çok iyi futbol veya basketbol oynamak gibi veya başka türlü yetenekleri dahil edebilirsiniz, böyle şeyleriniz yoksa, yani hayata insanların çoğu gibi sıradan bir noktada başlıyorsanız, hayatınızın yarısından fazlası muhtemelen acı ve ızdırap içinde geçecektir. Bu acı ve ızdırabın ne olduğunu ise sizlere söyleyeyim. Her sabah kalkıp işe gittiğinizde veya okula gittiğinizde, gittiğiniz o yol aslında sizin için biraz ızdıraba dönüşecektir.
İş yerinde veya okulda geçirdiğiniz o sıkıcı ve yorucu zaman dilimi sizin için ızdıraba dönüşecektir. Eğer birazcık riskli bir iş yapıyorsanız, güvenlik açısından veya sağlık açısından, işin ızdırabı daha da büyüyecektir. İşten eve dönerken döndüğünüz yol ızdıraba dönüşecektir. Her gün aynı şeyleri yaşamak sizin için birer ızdıraba dönüşecektir. Ve eğer hayatınızı değiştirmek için o ızdırap dolu günlerinizde, arta kalan boş zamanınızda yine kendinize ızdırap çektirip çalışmazsanız ve başka ve daha iyi noktalara gelecek iradeyi göstermezseniz, bu ızdırabınız hayat boyu devam edecektir. İşte insan hayatının yarısı veya yarısından fazlası genellikle bu sebeple ızdırapla geçer.
Eğer vasıflara sahip değilseniz, bir de bunun üzerine yoksulsanız, hayatınızdaki ızdırap daha da büyüyecektir. Çünkü buradaki yoksulluğunuz ikiye katlanacaktır. Hem bireysel vasıf ve nitelik açısından yoksul olacaksınız, hem de maddi açıdan yoksul olacaksınız. Burada ızdırabınız daha da artacaktır. Acılarınız daha da artacaktır. Burada, yani böyle bir hayat gerçeğiyle karşı karşıyayken ve sizin de o acı içinde olan çok büyük kesimin içinde olduğunuzu varsayarsak, aslında yapabileceğiniz en iyi şey, acılarınızı rutine hale getirmeniz olacaktır. Yani hayata isyan etmeyi kesmeniz olacaktır. Acılarınızdan dolayı mızmızlanıp şikayet etmeyi kesmeniz olacaktır. Niye mi? Çünkü o acıyı çekeceksiniz. Izdırapı çekeceksiniz. Şikayet etseniz de çekeceksiniz, etmeseniz de çekeceksiniz. Mızmızlansanız da, mızmızlanmasanız da o acıyı çekeceksiniz. İsyan etseniz de, etmeseniz de o acıyı çekeceksiniz.
İşte bu yüzden acıları rutine hale getirmek insanın kendisi için yapabileceği en iyi şeylerden biri olacaktır. Bu sizi güçlendirecektir. Acılara karşı daha dayanıklı hale geleceksiniz. Acıların ve bu ızdırabın hayatın bir parçası olduğunu kabul edebilirsiniz. Dediğim gibi, eğer o şanslı azınlık arasında değilseniz, o acıyı çekeceksiniz. Kaçışınız yok. Hayatın kanunu bu. Ve o acıyı çekerken bunu alışkanlık haline getirirseniz iyi olur. Burada mazoşist bir tutumdan söz etmiyorum. Sadece acılarınızı hafifletecek bir çözüm yolu sunuyorum. Eğer acılarınızı rutinleştirebilirsiniz, odanızı kendi hayatınıza, işinize daha çok verebilirsiniz. Bunu yapabildiğiniz zaman da aslında kendinizi hayatta daha iyi noktalara taşıyacak olan istikrarı, çalışmayı, disiplini edinmeniz daha kolay olacaktır. Şikayet, mızmızlanma, bunlar istikrarı ve disiplini bozarlar. Bozulmaması için acılar rutin hale gelmelidir.
İnsanın acılarını rutin hali getirmesi her zaman mümkün olmayabilir. Ancak er ya da geç insan bunu isterse başarabilecek potansiyele sahiptir. Çünkü insan doğasının içinde adapte olmak, uyum sağlamak gibi çok önemli bir özelliği vardır. İnsan kendi doğasındaki uyum sağlama özelliği sayesinde acılarına da adapte olmayı başarabilir. Hayatta kalma iç güdüsüyle doğru orantılı olan bu adaptasyon yeteneği insanların hem fiziksel hem de psikolojik acılarına uyum sağlamalarını sağlayabilir. Tabi acılarınız ve ızdıraplarınız çok büyükse bunlardan kaçıp kurtulmak için bir yol arasanız iyi olur.
Ama günlük acı ve ızdıraplara sahipseniz, herkesin yaşadığı, bunlara isyan etmek yerine adaptasyon sağlamayı başarıp, uyum sağlamayı başarıp, acılarınızı rutin hale getirip sizin için yolunuza bu şekilde devam edebilirsiniz ve böylece sizin açınızdan hayat çok daha basit hale gelecektir. Daha durgun, daha sıradan hale gelecektir. Ve hayatınızda istediğiniz her şeye daha rahat konsantre olabileceksinizdir.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız