Aralık 09, 2024

Obeliskler

Dünyanın birçok büyük kentinde, özellikle Roma, Paris ve Londra'da, kaide­ler üzerinde yükselen bir takım taş anıtlar dikkati çeker. Tari­hi kaynaklarda ve halk arasında "dikilitaş" (obelisk) ismi ile tanı­nan bu anıtların başlangıcı çok eski­dir. Mısır'da, Ön Asya uygarlıkla­rında sayıca pek fazla olmasa da di­kilitaşları andıran bir takım taş anıt­lar vardır. Akad Kralı Maniştusu ile Asur Kralı III, Salmanassar'ın yap­tırdığı dikilitaşları bunlara örnek olarak gösterebiliriz. Ayrıca Mezo­potamya'da Sümerler'in, Babilliler'­in. Anadolu'da Hititler'in kutsal alanlarında, Eski Yunan'da ise me­zarlıklarda dikilitaşlara rastlanır.

Obeliskler

Roma şehircilik anlayışına göre meydanlar, kentlerin çekirdeğini oluşturur. Kentler, irili ufaklı mey­danların çevresinde büyürler. Halkın buluşma ve alışveriş merkezi olan bu meydanlara anıt dikilmesi de bir Roma geleneğidir. Bu bazen bir şadırvan, bazen bir tak, bazen de bir dikilitaş olabilir. Bunun için Ro­malılar, gittikleri her yerden ülkele­rine ganimet olarak dikilitaşlar geti­rirlerdi. Bugün Avrupa'nın önemli tüm kentlerini süsleyen dikilitaşlar, işte bu Roma geleneği sayesinde di­kilmişlerdi. Bunlara örnek olarak, Roma'da, San Giovanni Latarano Meydanı'ndaki "Circo Massimo", Vatikan'ın içindeki San Pietro Meydanı'ndaki "Vatican", Roma Navona Meydanı'nda "Caracalla", Roma'da "Campus Martius", Pa­ris'in tarihi Concorde Meydanı'nda­ki "Luxor", İngiltere'de, Thames rıhtımındaki "Londra" dikilitaşları gösterilebilir…

Obeliskler

Bizanslılar da imparatorlarının isimlerini veya kazandıkları bir zaferi kendilerinden sonra gelecek ne­sillere tanıtmak amacıyla İstanbul'­un çeşitli meydanlarına bir takım anıtlar dikmişlerdi. Bunların bir kıs­mı günümüze iyi denecek bir şekil­de gelmiş olmasına karşılık, bazıla­rının da yalnızca yerleri ile isimleri biliniyor. Büyük ölçekli bu sütunla­rın yanısıra İstanbul'da çok sayıda irili ufaklı anıt sütunlar da vardı. Ancak bunlar, Arcadius, Marci­anus, I.Theodosius ve Justinianus dikilitaşları ile karşılaştırılamaya­cak kadar küçük anıtlardı.

Obeliskler

Gladyatör dövüşlerinin, araba ya­rışlarının yapıldığı, sayısız ayaklan­malara ve kanlı çarpışmalara sahne olan Hipodrom'da (At Meydanı, Sultanahmet) irili ufaklı birçok sü­tun vardı. Bu anıtlardan sadece I. Theodosius dikilitaşı, VII. Konstan­tin sütunu ile Burmalı (Yılanlı) Sü­tun günümüze gelebildi.

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Kişisel Yazı ve Semboller

Kişisel Yazı ve Semboller

Beyin ve Dalga Boyları

Beyin ve Dalga Boyları

Şifa Kaynağı Ormanlar

Şifa Kaynağı Ormanlar

Saldırıya Dayanaklı Kumaş

Saldırıya Dayanaklı Kumaş

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Boğucu Detaylar

probiyotik

Kişisel Yazı ve Semboller

bubble30
Nielawore

KOZMİK UZAKLIKTAN GELEN O SES...

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun