Nisan 19, 2024

Uzaylılar (V)

Tüm anlatılanlar, iddia edilenler, evrende yalnız olup olmadığımız sorusunun bizde yarattığı karışıklı­ğın doğal bir sonucu... "Dünya Dı­şındaki Yaşam Araştırması" na (SE­TI, The Search for Extraterrestrial Life) göre, Dünya özel bir yer de­ğil... Sıradan bir yıldızın sıradan gezegenlerinden sadece bir tanesi... Ve eğer, Dünya'da yaşam varsa, ona benzer milyonlarca başka geze­gende de olabilir; bunu hiçbir şey engelleyemez... Araştırmacılara gö­re, uzaylılara ait bir ipucunun bula­namaması, onların olmadığını de­ğil, araştırmaların doğru yönde ya­pılmadığını gösteriyor.

Uzaylılar (V)

Cornell Üniver­sitesi fizikçilerinden Giuseppe Coc­coni ve Philip Morrison'ın bilim dergisi olan Nature'da yayınladık­ları makalede, mikrodalgaların yıl­dız sistemleri arasında iletişim kur­mak için ideal araç olduğunu söyle­diler. Genç bir astronom olan Frank Drake de yakında bulunan iki yıl­dızdan radyo teleskopla sinyal gel­mesini bekledi. Drake'in 1420 MHz frekansını seçmesinin özel bir ne­deni vardı. Bu, evrenin en yaygın atomu olan hidrojen atomunun rad­yo enerjisi yaydığı frekanstı. Şerit biraz gürültülüydü ama, Drake uzaylıların bu frekansı tanıyıp ce­vap vereceklerine inanıyordu. 60'lı ve 70'li yıllarda özellikle Rusya'da­ki radyoastronomlar gökyüzünde geniş alanlarda araştırmalar yaptı­lar. Ancak bu araştırmalardan da sonuç alınamadı.

Uzaylılar (V)

70'lerin sonlarına ve 80'li yılların başlarına doğru, NASA, resmi ola­rak SETI'ye katıldı. Gezegen siste­mi olduğu düşünülen binlerce yıldız çeşidi incelendi, gelebilecek her türlü sinyali tanıyacak bilgisayarlar kuruldu. Ancak sonuç yine aynıydı; hiçbir şey bulunamamıştı. NASA bu işle daha fazla ilgilenmemeye karar verdi ve bu görev özel SETİ Enstitüsü'ne devredildi.

Uzaylılar (V)

SETI Enstitüsü, çapları 45-300 metre arasında değişen dünyanın en büyük radyo teleskoplarını kullanan "Phoenix Projesi"ne doğru ilk adımı attı. Bu projeye göre, belli yıl­dızlar üzerinde yoğunlaşan otoma­tik tayf analizcileri gelebilecek sin­yalleri araştıracaklar ve kurulmuş bilgisayarlar kayda değer olayları anında ayrıntılı olarak inceleyecek­lerdi. Pek çok karanlık noktaya ışık tutacak olan Phoenix Projesi, o güne kadar başlatılan araştırmaların en iyisiydi.

Yorumlar

  • Belki bir gün bulunur

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Yaşlı Gezegenimizi Bekleyen Sıcak Günler
Büyük Trajedilerin Kısa Tarihi

Büyük Trajedilerin Kısa Tarihi

Hortum Avcıları

Hortum Avcıları

Kasırgaların Ekonomik Yönü

Kasırgaların Ekonomik Yönü

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Bataklıktan Çıkarken

probiyotik
bubble30
Nielawore

NAMES ON THE SURFACE OF MERCURY

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun