Temmuz 17, 2025

Sihirli Tencere

Bir varmış, bir yokmuş. Çok eski zamanlarda anne ile babası ölmüş üç kız kardeş varmış. Bunlar ölenle ölünmez, demişler ve aralarında iş bölümü yapmışlar. İş bölümüne göre en büyük kız çalışıp para kazanacak, ortancası ev işleri ile uğraşacak, en küçükleri de çarşı pazara gidip alışverişlerini yapacakmış. Bir gün büyük abla küçüklerine:

— Çarşıya git, on paralık peynir, on paralık kıyma, on paralık da zeytin al, demiş.

Kız:

— Pekala, deyip evden ayrılmış.

Yolda toprak tencere satan bir satıcıya denk gelmiş. Küçük kız tencereye özenmiş. Kendi kendine:

— Zeytin almasam da toprak tencere alsam ne olur ki, demiş.

Satıcıya tencerenin fiyatını sormuş.Satıcı:

— On beş para, demiş.

Kız:

— On param var, vermez misin, diye sormuş.

Satıcı razı olmuş, kız tencereyi alıp eve gelmiş. Eve gelince ablası bu duruma çok kızmış. Küçük kız, evin kapısının önüne çıkmış, yan taraftaki taşın üzerine oturmuş ve ağlamaya başlamış. Bu durumu oradan geçen yaşlı bir teyze görmüş. Kıza niçin ağladığını sormuş. Kız başından geçenleri anlatmış. Teyze kıza acımış, tencereyi kendisine satmasını, tencerenin parasıyla da zeytin almasını, söylemiş. Kız tencereyi teyzeye satmış, tencerenin parasıyla da zeytin almış. Teyze evine gelip:

— Yeni tenceremde bir güzel dolma yapayım da afiyetle yiyeyim, demiş.

Dolmayı yapmış, tenceresiyle tel dolaba koymuş, gezmeye gitmiş. Akşam olmuş, teyze evine gelmiş. Acıktığı için tel dolabın kapısını açmış, bakmış ki tencerenin içi bomboş.

— Allah Allah! Var bunda bir iş, diyerek bu duruma şaşırmış.

Ertesi gün aynı tencerede helva yapmış, onu da tel dolaba kaldırıp dışarı çıkmış. Eve döndüğünde dolaptaki tencerenin yine boş olduğunu görmüş. Sinirlenen teyze, boş tencereyi almış, götürüp satmış. Meğer tencere sihirliymiş, içine ne konulsa götürüp onu ilk sahibine yani küçük kıza veriyormuş. Küçük kızın bu durumdan haberi yokmuş. Kendisine gelen tüm yiyecekler için mutlu oluyor, ablalarıyla birlikte hayatını sürdürüyormuş.

Bir gün padişahın üç oğlu yolda giderken bir tencere satıcısı görmüşler. En küçükleri, en büyüklerine:

— Abiciğim ne olursun şu toprak tencereyi alalım, demiş.

Abisi de:

— Onu ne yapacaksın? Bizim altından tencerelerimiz var, toprak tencere sana yakışır mı hiç, sen padişahın oğlusun, deyip kızmış.

Küçük oğlan çok ısrar edince en büyüğü, kardeşini kıramamış. Satıcıdaki toprak tencereyi almış. Padişahın oğulları sıcak havada biraz serinlemek için göle gitmişler. Kıyafetlerini, paralarını, altın saatlerini tencerenin içine koyup suya girmişler. Onlar yüzerlerken, tencere yine yola çıkmış ve içindekileri götürüp küçük kıza vermiş. Meğer bu tencere o sihirli tencereymiş. Sudan çıkan padişahın oğulları, bakmışlar ki tencere yerinde duruyor ama içi bomboş. Bu duruma çok şaşırmışlar. Şaşkın bir şekilde birbirlerine bakışmışlar. En küçükleri:

— Abi bu tencerenin içine ben gireyim bakalım ne yapacak, demiş ve tencerenin içine girmiş.

Az sonra tencere yürümeye başlamış. Abileri şaşırmışlar ve tencerenin peşi sıra yürümüşler. Tencere, çocukları küçük kızın evine götürmüş. Kapıyı çalmışlar. İçerden bir ses:

— Kim o, demiş.

Tencere:

— Size padişahın oğlunu getirdim, demiş.

Üç kız kardeşin en küçüğü ile padişahın en küçük oğlu birbirlerini görür görmez çok beğenmişler. Kardeşlerinin peşine düşen abiler de evdeki iki kız kardeşi beğenmişler. Küçük kız olup biten her şeyi orada anlatmış. Kızın ablaları da padişahın oğullarını beğenmişler. Bunlar evlenmeye karar vermişler. Böylece padişahın oğulları ile üç kız kardeş evlenmişler. Onlar ermiş muratlarına biz çıkalım kerevetlerine. Böyle tencere tüm bekarların başına…

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son Yazıları

probiyotik

Sihirli Tencere

probiyotik

Perili Ev

probiyotik

Altın Top

probiyotik

Öküzler ve Kurtlar

Editörlerin Son Yazıları

kaptanfilozof06

Bir Yangın Daha

probiyotik

Sihirli Tencere

bubble30

İYİ Mİ OLDU KÖTÜ MÜ OLDU

Nielawore

"ACININ DUVARI AŞILINCA"

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun