Mayıs 20, 2024

Atlantis Uygarlığı Hakkında Düşünceler (II)

Atlantis'in, efsane mi, gerçek mi olduğu, Rönesans döneminde de kafaları en çok meşgul eden sorulardan biri durumundaydı. Özellikle 17. ve 18 yy'da bu tartışmalar oldukça yoğunluk kazanmıştı. Atlantis, Dünya Edebiyatı’nın devleri tarafından da tartışmıştı. Bu tartışmaların sonucunda onun varlığına tüm kalpleriyle inanan yazarlar; Montaigne, Bafflon ve Voltaire olmuşlardı..

Atlantis Uygarlığı Hakkında Düşünceler (II)

Atlantis vardı ve battı? Peki neden? Neden çok basit, sadece küçücük bir kelime; "ego"... Bugünkü biz Dünya çocuklarına ne kadar da yakın gelen bir sözcük değil mi? Hemen hemen tümümüzün içini kemiren, bizi olmadık yollara, aşklara, yaşamlara ve hırslara sürükleyen o çoklukla kontrol edemediğimiz yönümüz içimizdeki yaramaz çocuk ego... Peki Atlantislileri bu EGO’nun en uçlarına sürükleyen ve onları yok oluşa götüren nedenler nelerdi? Aslında bu nedenler bugün yasadıklarımızdan hiç de farklı değildi? İnsanları, geçmişte toplu yok oluşlara götüren hatalar günümüzde hala tüm hızıyla devam ediyor? Peki devam etmek zorunda mı? Bu sorunun yanıtı tabii ki "Hayır"... Şimdi, bu "Hayır" ı gerçekleştirmek için Atlantis'in tarihine bir göz atalım...

Atlantis Uygarlığı Hakkında Düşünceler (II)

(Aşağıdaki bilgiler Eflatun'un "Kritias", Akasa Yayınları’nın "Galaktik İnsan", Ruh ve Madde Yayınları’nın "Kahin" isimli kitabında Edgar Cayce'nin, 1000'e yakın kişiye yaptığı -önceki yaşamlara döndürme seansları- sırasındaki Atlantis dönemine ilişkin okumalarından elde edilmiştir).

Atlantis Uygarlığı Hakkında Düşünceler (II)

Dünya’nın unutulmuş tarihinin önemli bir bölümünde, Dünya üzerindeki hakimiyet dinozorumsu ve sürüngenimsi ırkın kurmuş olduğu uygarlıklardaydı. Bu ırklar bugünkü Dünya insanlarıyla kıyaslanacak olurlarsa üstün bir zekaya sahiptiler. Ama kötü bir yanları vardı, kendileri dışındaki fiziksel varlıklara yasam hakki tanımıyorlardı. Bu nedenle, 900 bin yıl kadar önce, o dönemlerde karada yasayan, memeli deniz öncelleri dediğimiz varlıkların (yunuslar ve balinalar) ve Dünya spiritüel hiyerarşisinin de desteği ile Dünya'dan yok edildiler. Ve bu yok edilişten bir süre sonra Dünya'da insan ırkı var olmaya başladı. Dünya insanları ilk kolonilerini, Pasifik Okyanusu üzerinde bulunan, Lemurya Kıtası (MU) denilen yerde kurdular. İnsanın beş ırkının bu kıtada yaratıldığı ve sonraları Dünya'ya yayıldıkları söylenir. İlk koloninin kurucuları olan bu insanlar, hayatin tüm düzeylerinde demokratik ilkelerin geçerli olduğu bir Lyra/Srius uygarlığı oluşturdular.

Yorumlar

  • İnsanlık tarihinde bir gizem

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Ark Lambaları ve Antik Mısırlılar

Ark Lambaları ve Antik Mısırlılar

İnternet Kullanımı ve Kültürel Sonuçları
İnternet Eğitimi Verilmeli Mi?

İnternet Eğitimi Verilmeli Mi?

İnternetin Nimetleri ve Külfetleri

İnternetin Nimetleri ve Külfetleri

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Kaybetmekten Korkmak

probiyotik

Ark Lambaları ve Antik Mısırlılar

bubble30
Nielawore

RED ROSE IN THE SKY: SNR 0519

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun